2021’de Öne Çıkacak En Önemli 5 İK Gündemi
2021 yılı İK ve iş sahipleri olarak bizlere hangi yönü gösteriyor? Birçok şirket 2021 yılının ilk aylarında iş dünyasında, İK alanında yaşanması beklenen yönelimleri açıkladı.
Sizler için oluşturduğumuz bu yazıda 2021 yılında İK toplantılarında konuşulacak 5 önemli konuyu bulacaksınız. 2020’nin yıkıcı bir yıl olduğu bir sır değil. Koronavirüs salgını milyonlarca insanı evden çalışmaya zorladı ve işverenlerin çalışan sağlığı hakkında düşünme şeklini değiştirdi. Tüm bu yaşananlara bakacak olursak yeni iş gücünün, belirsizlik karşısında uyarlanabilir ve dayanıklı olması gerekiyor. Liderlerin ekiplerini motive etmek ve sağlıklı tutmak için yeni yollar bulmaları, bazı konuları önceliklendirmeleri gerekiyor. Her İK çalışanının ve yöneticisinin üstünde düşünmesi gereken bu 5 konuyu okuyunuz.
Uzaktan çalışma ya da hibrit çalışma alanları
Uzaktan çalışma ya da hibrit çalışma ile geçen bir yıl içinde, çalışanların uzaklaşmanın artılarını ve eksilerini düşünmek için zamanları oldu. Eski alışkanlıklarımızdan ve sevdiğimiz iş arkadaşlarımızdan fiziksel olarak uzak kalmamız ile birlikte şaşılacak bir şekilde birçok insan pandemi sona erdikten sonra bile evden çalışma seçeneklerinin devam etmesini istiyor. Yakın tarihli bir PwC anketinde, işverenlerin % 83’ü uzaktan çalışmaya geçişlerinin başarılı olduğunu söyledi. Aynı ankete göre, çalışanların % 55’i, COVID-19 endişeleri geçtikten sonra bile haftada en az üç gün evden çalışmak istiyor. Bu, işverenlerle tam olarak örtüşmese de (% 68’i şirket kültürünü sürdürmek için haftada en az üç gün ofise ihtiyaç duyduklarını iddia ediyor) sonuçlar bir şeyi açıklığa kavuşturuyor: Muhtemel uzlaşma yönünde ilerliyoruz. 2021’de uzaktan ya da hibrit modeller şeklinde çalışan daha fazla ofis olması bekleniyor. Ve tabi ki şirket kültürü konusu gündeme daha fazla getirilmesi ve detaylı bir şekilde ele alınması gerekiyor.
Çalışma saatlerinde artan esneklik
Pandemide birçok çalışan ebeveynlerinin gündüz çocuk bakımı desteğini kaybettiği bir yıldan sonra, günlük 9-5 çalışmanın kısıtlayıcı doğasını hissetmeye başlıyor. Görünüşe göre işverenler, çalışanların işyerinde geçirdiği zamanı yapılandırmanın alternatif yollarını araştırıyor ve bunların çoğu karşılığını veriyor. Gartner’ın 2020 ReimagineHR Çalışan Anketi’ne göre , standart 40 saatlik çalışma haftasında çalışanların % 36’sı yüksek performans gösterirken, çalışanlar çalışma saatleri ve konumu konusunda esnekliğe sahip olduklarında bu sayı % 55’e yükseldi. Bu fikrin bu yıl daha fazla şirkette test edilmesini bekleniyor. Bir yönetici olarak çalışanlarınızın ne kadar çalıştığı ve İK departmanı olarak da bu durumda çalışan memnuniyetinin ne durumda olduğu yine gündem maddeleri içerisinde yer alıyor.
İşverenin, çalışan refahına ve ruh sağlığı desteği artırmaya odaklanması
CDC’ye göre, ruh sağlığı işsizlik oranları ile ilişkilidir. Bu mücadeleler, üretkenlik ve bağlılıktan daha fazlasını etkiler, fiziksel yeteneklere ve günlük işleyişe zarar verebilir. Kaiser Aile Vakfı’nın Ocak 2021 raporuna göre, yetişkinlerin yaklaşık % 41’i hanelerinde anksiyete veya depresyon semptomlarında Haziran 2019’a göre % 11’lik büyük bir artış bildiriyor. Salgının yaratabileceği bu durumları işverenler önemsemelidir. Önümüzde uzun bir yol olsa da, birçok şirket ruh sağlığı hakkında sohbet ederken kendilerini daha rahat hissediyor. Bu nedenle, çalışanlara sağlanan faydalar arasında ruh sağlığı desteği ön plana çıkıyor. Siz işyerinizde bu amaca yönelik aktiviteler yapıyor musunuz? O konuya henüz sıra gelmedi diyorsanız elinizi çabuk tutmanızı öneririz. Ruh sağlığı iyi olmayan bir ekibi saatlerce çalıştırsanız dahi istediğiniz verimi alamayabilirsiniz.
Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık artışı
Bu eğilim, üretkenlik veya sonuçlara dayanmıyor, sayılar veya niteleyicilerle ile de ilgili değil ahlak ve eşitlikle ilgilidir. Bir yıllık huzursuzluk, birçok şirketin çeşitlilik konusundaki eksikliklerini kabul etmelerini ve daha kapsayıcı olma yolunda ilk adımları atmalarını sağladı. Çeşitlilik bir şirketin yapısını tanımlarken, kapsayıcılık daha aktif bir yaklaşımı ifade eder. Şirketler kapsayıcı kalma konusunda bilinçli olmaları gerektiğini daha iyi anladılar. Sizlere çok uzak olduğunu düşünseniz de çok yetenekli ve size büyük katkılar sunabilecek birçok insan her zaman vardır. Belki de önyargılarımızı kenara koyup farklı bir bakış açısı ile bakmayı denemenin zamanı gelmiştir.
Sosyal ve politik duruş
Sosyal ve politik meselelerine seyirci olmak giderek daha zor hale geliyor. Bir şirketin liderliği, çalışanlarının görüşleri ile aynı hizaya geldiğinde, tüm şirket kültürü birliğe ve dolayısıyla üretkenliğe doğru ilerler. Gartner araştırmasına göre, üretken ve bağlı çalışan sayısı, şirketleri zamanın sosyal meseleleri üzerine harekete geçtiğinde % 40’tan % 60’a sıçradı. Artık şirketler korkmadan kendi fikirlerini çalışanlarına iletme yetkisine sahip hissediyor.
Kaynak: https://bestmoneymoves.com/blog/2021/03/03/the-top-5-hr-trends-to-look-for-in-2021/